Bu halkalar, ağacın yalnızca yaşını göstermiyor. Bölgenin yaşadığı iklim değişikliklerini anlamak için müthiş bir kanıt!
“Peki bu nasıl olabiliyor?” diye düşünmeden önce gelin, hemen anlatalım.
Ağaç halkaları, doğanın aslında muhteşem birer arşividir.
Her bir ağaç, yıllar boyunca yaşananları sert kabuğunun altında saklar; bu halkalar, geçen zaman içinde yaşadıklarının da birer kalıntısıdır aslında. Bu alanı incelemek için ortaya çıkan dendrokronoloji, bu halkaların gizemli dünyasını araştıran bir bilim dalıdır.
Biz de ağaçların halkalarının aslında ne anlama geldiğini bu bilim dalı sayesinde öğreniyoruz. Bu bilimin başlangıcı, Güneş döngüsünün iklim üzerindeki etkilerini keşfetmek isteyen bir gökbilimcinin ilgisine dayanıyor.
Andrew Ellicott Douglass, 19. yüzyılın sonlarında Lowell Gözlemevi’nde çalışırken ağaç halkalarını inceleyerek iklim değişikliklerini belgelemeye başladı.
Bugün dendrokronoloji, sadece geçmiş iklim ve ekosistemleri değil; insan medeniyetlerinin tarihini de aydınlatıyor. Örneğin, Moğol İmparatorluğu’nun hızlı genişlemesini sağlayan 13. yüzyılın “ıslak” yıllarının etkilerini gösteren ağaç halkaları, tarihi bir anahtar işlevi görüyor.
Dendroklimatologlar ise iklim değişikliğinin etkilerini anlamak için ağaç halkalarını kullanıyorlar. Son yıllarda bu konuyla ilgili yapılan çalışmalar, ABD’nin güneybatısındaki ağaç halkalarından elde edilen verilerin, bölgedeki son 1200 yılın en şiddetli kuraklıklarından birinin yaşandığını gösterdiğini ortaya koyuyor.
Bu bilgiler de insan kaynaklı iklim değişikliğinin doğrudan etkilerini ölçmeye yardımcı oluyor.
Uzmanlar, dünya çapında ağaç halkalarını inceleyerek geçmiş iklimin karmaşıklığını ortaya çıkarıyorlar. Ağaç halkalarındaki açık renkli kısım bahar aylarında oluşurken koyu renkli kısıım yazın sonu, sonbahar başında oluşuyor.
Geniş yaş halkalar, o yılın ılıman ve yağışlı; dar halkalar ise kurak geçtiği anlamına geliyor.